içinde

Uyku ve Beden Meseleleri Üzerine

İnsan vücudunun genellikle birbiriyle bağlantılı olarak çalışan birkaç alt bölümü olan karmaşık bir makine olduğu belirtilir. Bu nedenle, bireysel semptomlardan ziyade genel dengeyi tedavi etmeye yönelik geleneksel Çin tıbbı kavramında bazı gerçekler olduğu görülebilir. Tüm sistemler kaçınılmaz olarak birbirine bağlı olduğundan, bir kişinin fiziksel veya zihinsel sağlığının bir yönünü etkileyen şey, başka yönleri de etkileyebilir. Herkes ve büyükanneleri kişinin uyku düzenini bozmanın veya uykusuzluğun vücut üzerinde bir etkisi olabileceğini bilirken, yeni araştırmalar geleneksel bilginin bildiğinden daha fazla yan etkinin olabileceğini ortaya koyuyor.

Çoğu insan, uykusuzluk gibi uyku sorunlarının daha acil etkilerinin zaten farkındadır. Uyanıklık ve bilişsel yeteneklerde gözle görülür bir düşüş var ve bu bazen uyku eksikliği uzun sürerse birikimli gibi görünebilir. Duyusal bilgiler bazen normalden daha yavaş işlenebilir. Kısmi geçici hafıza kaybının bir etki olduğunu gösteren bazı çalışmalar da vardır. Vücut ısısını kontrol etme yeteneği de bozulur, bazı insanlar uzun süreli uyku döngülerinden sonra vücut ısısını düzenleme yeteneğini tamamen kaybeder. Cildin yaşlanma sürecini hızlandıran, kişinin gerçekte olduğundan daha yaşlı görünmesine neden olan önemli uykusuzluğun da olduğu bilinmektedir.

Bununla birlikte, kronik uyku eksikliği veya uyku döngüsü bozuk olanlar için daha da fazla sorun var. ABD Hava Kuvvetleri Bilimsel Araştırma Dairesi tarafından yakın zamanda tamamlanan araştırmaya göre, bir kişinin metabolizması da uyku yoksunluğunun yan etkilerine maruz kalabilir. Kontrollü seviyelerde uyku yoksunluğuna maruz kalan insanların metabolik hızlarında büyük farklılıklar vardı. Sonuçlar, bir kişinin diyabet olup olmadığını belirlemede kullanılan temel göstergelerden biri olan glikoz toleransının değiştiğini gösterdi. Yaşlarına göre normal bir glikoz toleransı göstermek yerine, uykudan mahrum bırakılan test denekleri, diyabetin erken aşamalarındaki birinin toleransını sergiledi. Sonuçlar, vücudun glikozu metabolize etme kabiliyetinin uyku borcu tarafından engellendiğini gösteriyor gibi görünüyor.

Sonuçlar, uykusuzluğun diyabetin başlangıcında rol oynayabileceğini ve gelişmiş ülkelerde diyabetli kişilerin istatistik artışında olası bir faktör olarak görüldüğünü göstermektedir. Çalışmanın belirttiği diğer etkiler arasında hipertansiyon, cilt hücrelerinin daha hızlı yaşlanması, metabolik hızın azalması (obeziteye yol açabilir) ve hafıza ile ilgili çeşitli sorunlar vardı. Çalışma yalnızca kısa vadeli olarak (bu tür araştırmalar için) gerçekleştirildi ve yalnızca 16 gün sürdü. Kaydedilen etkilerin ancak uyku yoksunluğu süresinin uzaması durumunda daha da kötüleşebileceği tahmin ediliyor.

Kendisinden önce yapılan çalışmaların aksine, bu araştırma ekibinin bilişsel etkilerle ilgilenmemiş olması dikkat çekicidir. Uykusuzluğun vücut üzerindeki somut fiziksel etkileri hakkında her zaman spekülasyonlar olmuştur, ancak hiçbir zaman yalnızca bu etkilerin peşinden koşmaya adanmış bir çalışma olmamıştır. Çalışma aslında oldukça zamanında kabul ediliyor, çünkü çalışan nüfusun çoğu önerilen sekiz saatlik uykudan daha azını harcıyor. Sekiz saat ile beş saatlik ortalama uyku süresi arasındaki fark o kadar önemli görünmese de, sonuçlar 24 saatlik periyotta sadece beş saat uykuya maruz kalan deneklerden ortaya çıktı.

Ne düşünüyorsun?

Yazar isnet

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GIPHY App Key not set. Please check settings

Fitness’in Yaşam Tarzınıza Uyum Sağlamasına Yardımcı Olan Çevrimiçi Eğitmenler

Tabiat Ana Mağazasına: Doğayı Deneyin