içinde

İnsanlar Neden Çocuklarını Evde Okulda Eder?

Elbette Amerika’da çocuklarımızı eğitmek için birçok seçenek var. Devlet okulları, özel okullar, charter okulları, Montessori okulları ve tabii ki evde eğitim seçeneği vardır. Hem evde eğitimin hem de devlet okulunun savunucuları var. Hala Amerikalıların çoğunluğu olan evde okula gitmeyenlerimiz, insanların neden çocuklarını evde okula göndermeyi seçtiklerini tam olarak anlamalıyız.

Dini veya Felsefi İnançlar:

Devlet okullarında dine izin verilmiyor. Pek çok aile, dinin çocuklarının eğitiminin devlet okullarının izin verdiğinden daha büyük bir parçası olması gerektiğini düşünüyor.

Derin dini inançları olan insanlar büyük bir tutku gösterirler. Bunlar, çocuklarının eğitimi konusunda tutkulu olan ve onlara yeteneklerinin ve öğrenmeleri gerektiğini düşündükleri içeriği en iyi şekilde öğretebileceklerini düşünen bireylerdir. Evde eğitim veren ebeveyn sorumlu, kararları veriyorlar ve bu şekilde seviyorlar.

Sosyalleşme:

Evde eğitimden anlamayan bazı insanlar bunun sosyalleşmekten çok sınırlayıcı olduğuna inanırlar. Ancak yaşa dayalı bir sınıfın basmakalıp toplumsallaşması hakkında düşünmek zorunda kaldıklarına inanan kişiler. Evde eğitim gören çocuklar, karışık yaş aralığında sosyal durumlara maruz kalmaktadır. Sınıf arkadaşları yerine yaş arkadaşları var.

Birçok evde eğitim gören, çocuklarının uygunsuz davranmak için uygun yöntemlere maruz kalması gerektiğini düşünmektedir. Çocuklarının, çeşitli sosyal ortamlarda karar vermeyi ve kendilerini idare etmeyi öğrenmiş insanların model davranışlarına maruz kalması gerektiğini düşünüyorlar. Uygun sosyal davranış modeline maruz kalarak, evde eğitim gören çocuklar nasıl uygun davranacaklarını öğreneceklerdir.

Evde eğitim gören çocukların ebeveynleri, daha küçük bir çocuk için uygun davranış modeli oluşturduklarında çocuklarının bunu ne zaman aldığını da görebilirler.

Evde eğitim gören çocuklar gerçekliğe dayalı bir sosyal ders alırlar. Günlük olarak tanıdıkları, sevdikleri ve güvendikleri yetişkinlerin yaşamı her gün yönettiğini ve dengelediğini görürler. Onlar için modellenen akademisyenler gerçek hayattaki işlerle dengelenmiştir; hasta bir arkadaş ya da komşuyla ilgilenmek, garaj yolunu ve yürüyüş yolunu küreklemek, market alışverişi yapmak ve kuru temizlemeyi bırakmak, çamaşırları katlarken yemek pişirmek, çamaşırları kaldırmak ve Sara Teyze ile telefonda konuşmak. Bunlar, evde eğitim görenlerin maruz kaldığı gerçek yaşam durumlarıdır ve devlet okulu çocukları genellikle kontrollü bir okul ortamından korunur veya bu ortamlara gizlenir.

Akademisyenler:

Evde eğitim görenlerin, devlet okuluna giden çocuklara göre birçok avantajı vardır. Müfredat, yaşları ve belirli bir yaştaki çocukların bilmesi ve öğrenmesi beklenenler için değil, özellikle onlar için tasarlanmıştır. Devlet okulları, eğitimi ellerinden gelen en iyi şekilde farklılaştırır. Bununla birlikte, evde eğitim gören bir çocuğun ihtiyaçlarına göre hazırlanmış bir müfredatı vardır. 4. sınıf düzeyinde okuyabilir, 3. sınıf düzeyinde heceleyebilir ve 6. sınıf düzeyinde matematiği tamamlayabilirler.

Evde eğitim görmüş bir çocuğa ne acele edilir ne de yeterince zaman verilir. Meşgul olacak başka çocuk yoktur, bu nedenle istedikleri hızda çalışabilir ve gerektiği kadar hızlı veya yavaş hareket edebilirler.

Çocukların en iyi nasıl öğrendikleri konusunda pek çok araştırma yapılmıştır. Evde eğitim gören bir çocuğa sadece onu tüm dünyada en iyi tanıyan kişi öğretmekle kalmaz, aynı zamanda tek öğrenci olduğu için öğrenme stilinin hiçbir zaman çeşitlendirilmesi gerekmez. Bir öğrenci en iyi müzik yoluyla öğrenirse, o zaman evde eğitim gören bir çocuğun müfredatı, daha başarılı olmaları için ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde düzenlenebilir.

Evde eğitim gören çocuklar, aile olarak daha kaliteli zaman geçirirler. Günde 6 saat geleneksel bir okul ortamında mahsur kalmazlar, ancak her gün aile olarak kaliteli zaman geçirmekte özgürdürler.

Ebeveynlerin çocuğun ilk öğretmeni olduğu söyleniyor. Evde eğitim gören aileler, çocuklarının öğretmeni olmaya devam etmek istiyorlar çünkü çocuklarının doğduğu günden itibaren doğal olarak kendilerine ait olan bir işi yapmak için işe alınan birinin rehberliğine değil, ailelerinin ve Tanrı’nın rehberliğine ihtiyaç duyduklarını düşünüyorlar.

Ne düşünüyorsun?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

GIPHY App Key not set. Please check settings

Atkins Diyeti Hakkında Bilmeniz Gerekenler

Pul Koleksiyonculuğunun Hobisi