içinde

Evde Eğitimin Tarihi

Evde eğitim aynı zamanda evde eğitim olarak da bilinir ve çocuklara devlet okulu gibi bir kurumdan ziyade aile evinde eğitim verme yöntemidir. Başlangıçta, tüm eğitimler aile evinde veya gayri resmi olarak küçük topluluklar içinde yapılıyordu. Çok az çocuk okula gitti veya özel vesayet aldı. Bu tür bir eğitime sahip çocuklar ayrıcalıklı olarak kabul edildi ve çoğunlukla varlıklı ailelerden geliyordu.

Çoğunlukla evde yürütülen yaygın eğitim, çocukların eğitim almasının tek yoluydu. ABD’de, Warren Burton’ın yazdığı “Ülkemizin Evlerinde Eğitime Yardımcı Olur” gibi ev eğitimine adanmış kitaplar vardı. Ebeveynler çocuklarının ana öğretmenleriydi, ancak mümkün olduğunda yerel öğretmenler ebeveynlere yardımcı olacak ve dersler alacaktı. Eğitim kurumsallaşmadan önce ABD’nin okuma yazma becerilerinin zirvesinde olduğu söyleniyor.

19. yüzyıl, zorunlu okula devam yasalarının getirilmesiyle eğitim ve okullaşma yöntemlerinde birçok önemli değişiklik gördü. Çocuklara devlet tarafından sağlanan bir eğitimin verilmesi artık bir insan hakkı olarak görülüyor.

Yıllar geçtikçe, kurumsallaşmış eğitimin etkililiği konusunda pek çok tartışma yaşandı ve hatta bazı insanlar, zorunlu eğitim sisteminin daha küçük çocuklara, özellikle de olgunlaşması yavaş olan erkek çocuklara zarar verdiğini söyleyecek kadar ileri gitti.

1970’lerin başında, daha sonra evde eğitim savunucuları olarak tanınan Ray ve Dorothy Moore, erken çocukluk eğitiminin 8-12 yaş arasındaki çocukların zihinsel ve fiziksel gelişimi üzerindeki etkisini araştırdı. Bu çalışmalar sayesinde Moores, resmi eğitimin çocuklara zarar verdiğine ve okul çağındaki çocuklarda yaygın olarak bulunan bazı davranış sorunlarının bir nedenine dair kanıtlar üretti.

Bu testlere göre, Afrika’daki okuma yazma bilmeyen kabile annelerinin, batı dünyasındaki çocuklardan daha sosyal ve duygusal olarak gelişmiş çocukları vardı. Moores, bunun büyük ölçüde ebeveynler arasındaki bağdan ve çocuklar eğitim sistemlerinde kurumsallaştırıldığında çocuklarının kırılmasından kaynaklandığına inanıyordu.

İngilizce konuşulan bazı ülkelerde, ebeveynlerin çocuklarını kurumsallaştırılmış bir okula göndermek yerine evde okula göndermeleri hala bir seçenektir. Klasik eğitim, Waldorf eğitimi ve Montessori yöntemi gibi yöntemler de dahil olmak üzere, çocuklarını okullara göndermek yerine evde eğitim almayı seçen aileler için çok çeşitli evde eğitim yöntemleri vardır.

Evde eğitim aynı zamanda, yazışma okulları aracılığıyla öğretmenlerin gözetiminde ev ortamında yapılan eğitimi de ifade edebilir. Çocuklar evde eğitim görürken, zorunlu eğitim konularını tamamlamaları ve testlere girmeleri gerekir.

Ebeveynlerin çocuklarını evde okulu seçmelerinin ana nedenlerinden biri, okulların çocuklarına evde öğretilebilecek aynı kalitede eğitim veya sosyal çevre sunamayacaklarını hissetmeleridir.

Ne düşünüyorsun?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

GIPHY App Key not set. Please check settings

Çapraz Bulmaca Tarihi

Montessori Eğitiminin Tarihi