içinde

Enerji İhtiyaçlarımız İçin Neden Biyokütle Kullanıyoruz

Son beş yılda hükümetlerin, insanların ve endüstrinin enerjiye bakışında bir devrim yaşandı. Biyokütle enerjisinin olumlu yönleri bu tartışmada ön plana çıkmıştır.

Enerji İhtiyaçlarımız için Neden Biyokütle Kullanılmalı: Artıları

Biyokütlenin birincil olumlu yönü, yaşamın biyolojik döngüsünün bir parçası olmasıdır. Bu, çevre için toksik olmadığı anlamına gelir çünkü aşağı yukarı çevreyle ilgilidir. Ek bir fayda, biyokütlenin neredeyse her zaman nispeten hızlı bir şekilde doğal elementlerine göre parçalanmasıdır. Bu, biyokütle yakıt sızıntısının, özellikle uzun vadede, bir petrol sızıntısından çok daha az zarar vereceği anlamına gelir.

Biyokütlenin yanması, diğer gazların yanı sıra karbondioksiti de dışarı atar. Elbette karbondioksit bir sera gazıdır. Bununla birlikte, biyokütle enerjisinin savunucuları, üretilen gazların gerçekten bir sorun olmadığını, çünkü mevcut biyo çevrimin bir parçası olduklarını savunuyorlar. Bununla karbondioksitin doğada üretilen doğal bir element olduğunu ve haklı olduklarını savunuyorlar.

Öte yandan fosil yakıtlar, toprağa gömüldükleri için dünyadaki doğal biyo-çevrimin dışındadır, bu da doğal olarak oluşan fazların bir parçası olmadıkları anlamına gelir. Fosil yakıtları kazarken ve yerin altından çıkarırken, içlerinde bulunan zararlı unsurları, büyük akına dayanamayacak bir sisteme ekliyoruz.

Günlük hayatımızda zaten birçok biyokütle yakıtı kullanıyoruz. İlk mağara adamları onları ısınma, koruma ve yemek pişirme için ateş yakmak için kullandı. Bugün, otomobillerimize biyodezal ve biyoetanol şeklinde güç vermek için kullanıyoruz. Farkında olun ya da olmayın, bu iki yakıt ülkenin bazı bölgelerinde 1990 yılından beri benzin istasyonlarında arabalarımıza giriyor. Bunun nedeni, zararlı karbondioksit emisyonlarını azaltmak amacıyla benzinde katkı maddesi olarak kullanılmasıdır. Aslında federal yasa, Los Angeles gibi belirli şehirlerde ve çoğu devlet aracında kullanılmalarını zorunlu kılıyor.

Araçlardan üretilen karbondioksit, ülkemizde üretilen tüm sera gazlarının üçte birinden fazlasını oluşturmaktadır. Mısırdan yapılan biyoetanol, bu emisyonları, temel benzine kıyasla yüzde 20’nin üzerinde azaltır. Soya fasulyesinden yapılan biyodizel, emisyonları yüzde 80’e varan oranda azaltır. Nasıl keserseniz seçin, biyokütle yakıtı kullanmak doğru yönde atılmış bir adımdır.

Ne düşünüyorsun?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

GIPHY App Key not set. Please check settings

Şarap etiketleri – Gizemi ortadan kaldırmak

Şifreli Şarap Etiketleri