Formda ve formda bir vücuda sahip olmayı kim istemez? Belki hepimiz yapıyoruz. Fazla kilo, sağlığımızın en büyük düşmanıdır. Ancak hareketsiz çalışma, egzersiz yapmak için zamanın olmaması ve nefis fast foodların varlığı gibi faktörler, stabilize kiloya sahip olmayı son derece zorlaştırdı.
Fazla kilolu olmaktan kötü bir şekilde etkilenen sadece bir kişinin görünüşü değil, aynı zamanda formudur. Genellikle obez insanlar bir veya diğer sağlık sorunuyla yüzleşmeye devam ederler. Fazla kilonun zihinsel bir işkenceye dönüştüğü ve depresyona yol açtığı zamanlar vardır.
Kilo almak oldukça kolay bir iştir ama kilo vermek son derece zordur. Kilo vermek için reçete edilen çeşitli çareler olsa da, hiçbiri izlenemez veya güvenilemez. Hafifleşmenin eski ve oldukça etkili bir yolu Atkin’in Diyetini kullanmaktır.
Dr. Robert Atkins (1930-2003), Atkin’in Diyetinin babasıydı. 1972’de ünlü kitap serisinde diyeti popüler hale getirdi. Pratik uygulamada diyetin de oldukça başarılı olduğu ortaya çıktı. Böylece zamanla daha popüler hale geldi.
Dr. Atkin, karbonhidratın kilo almanın temel nedeni olduğuna inanıyordu. Bunun nedeni karbonhidratların şeker, nişasta, selüloz ve sakız gibi enerji sağlayan maddelerden oluşmasıdır. Bu nedenle, bir kişi karbonhidrat (karbonhidrat) alımını azaltırsa, çok fazla kilodan büyük ölçüde kurtulabilir. Bu nedenle insanlar patates ve diğer nişastalı sebzelerin yanı sıra şeker, tahıllar, makarnalar ve meyvelerden kaçınmalıdır çünkü bunlar başlıca karbonhidrat kaynaklarıdır. Dr. Atkins’in görüşüne göre, bunu yapmak karbonhidrat yakan bir metabolizmayı yağ yakan bir metabolizmaya çevirecek. Atkin’in diyeti karbonhidratlarla ilgili olarak kritiktir, ancak yağlı ve protein açısından zengin maddeler için değil. Aslında kullanıcılarına, kendilerine yağ ve protein sağlayan yiyecekler yemelerini tavsiye ediyor. Proteinler söz konusu olduğunda, özellikle hayvansal protein tüketimini vurgular.
Atkin’in diyeti pek çok durumda harikalar yaratsa da birçok eksikliğe sahiptir. Bu diyet bir grup insan arasında oldukça popülerse, diğerleri onu son derece eleştiriyor. bunun birkaç nedeni vardır. Birincisi, Atkins yemekleri sadece karbonhidrat bakımından düşük olmakla kalmaz, aynı zamanda ihmal edilebilir miktarda temel vitamin, mineral, lif ve diğer besinleri içerir. İkinci olarak, atkin’in diyeti, çok zahmetli olabilen kolesterol artırıcı yağlarla gelişiyor. Üçüncüsü, atkin’in diyeti hayvansal proteini yaydığı için vejetaryenler onu benimsemekte zorlanırlar. Amerikan Kalp Derneği’ne (AHA) göre dördüncü sırada, yüksek proteinli bir diyet kilo vermek için yeterli değildir. Bu nedenle, Atkin’s gibi diyetler uzun vadede beslenme yetersizliğine ve diğer kolesterolle ilgili sorunlara (kalp durması) neden olabilir. Son olarak eleştirmenler et ve diğer yüksek proteinli ürünleri yemenin osteoporoz, kolon kanseri, kalp hastalıkları ve böbrek hastalıklarına yol açabileceğine inanıyor.
Bununla birlikte, kilo vermenin en iyi yolu, fazlalıktan kaçınmak ve herhangi bir şeyi tamamen ortadan kaldırmaktır. Kişinin temel besinler (vitaminler, mineraller, proteinler, lifler vb.) Açısından zengin bir diyet alması, yağlı gıdalardan mümkün olduğunca uzak durması gerekir. Ayrıca şeker gibi karbonhidratlar da düzenli bir şekilde tüketilmelidir.
GIPHY App Key not set. Please check settings