Harika bir takımda olmak gibisi yok. Hayatın en yüksek noktalarından biridir ve işe gitmenin gerçek zevklerinden biridir. Ne yazık ki, çoğu kişi için günlük bir gerçeklikten çok özlenmesi gereken bir hayal. Tıklamayan takımlarda deneyim sinir bozucu, acı verici ve streslidir. Ve bu tür ekiplerin var olmasına izin veren organizasyon için, verimsiz bir yetenek israfı.
Ama tüm bunlar değişebilir.
7 basit takım çalışması eylemi ile takımlar, en büyük ıstırabımızın kaynağı olmaktan, en büyük sevincimizin kaynağı olmaya dönüşebilir. İşte nasıl.
1. Paylaşım. Ekibinizin gücünü ölçmek istiyorsanız, bir paylaşım denetimi yapın. Herhangi bir gündeki ekip paylaşım eylemlerinin sayısını kaydedin. Bilgiyi paylaşan, fikirleri paylaşan, duyguları, değerleri ve ihtiyaçları paylaşan şeyler. Ya da sadece birlikte olmayı paylaşmak. Puanınız size grubunuzun ne kadar birlikte olduğunu söyleyecektir. Takım paylaşımının en önemli özelliği hedef paylaşımıdır. Çalışanlarınız takım hedefini bile paylaşmıyorsa, büyük olasılıkla bir takım değil, birbirine yakın çalışan bir sürü kişi vardır.
2. Yardım istemek. Güçlü ekipler güçlüdür çünkü içindeki bireyler farklı ama tamamlayıcı niteliklere sahiptir. Çok detaylı bir insana dava açar. John büyük resmi görüyor. Ron herkesle anlaşır. Jill yalnız biri. Ve bunun gibi. Bu, herhangi birinin özellikle yetenekli olmadıkları bir şeyi yapması gerektiğinde, yardım için takımdaki başka birine başvurabileceği anlamına gelir. Güçlü takımlarda, sık sık insanların yardım istediğini duyarsınız. Kötü takımlarda, bir zayıflık işareti olarak kabul edilir.
3. 3 As. Ekibinizin mi yoksa birkaç kişinin mi olduğunu öğrenmek için yapabileceğiniz başka bir denetim de 3 As Audit’dir. 3 Takdir Etmek, Kabul Etmek ve Kabul Etmek anlamına gelir. Harika takımların özellikleridir ve kötü takımların 3 C’sinin aksine dururlar: Eleştirmek, Şikayet Etmek ve Kınamak.
Kabul etmek, insanlara ekibin değerli üyeleri olduklarını bildirmek anlamına gelir. Onaylamak, onlara ait olduklarını bildirmek anlamına gelir. Ve takdir etmek, onlara takımın onlar olmadan aynı olmayacağını bildirmek anlamına gelir.
4. Başkalarına Değer Vermek. Hepimizin önemli hissetmesi gerekiyor. Değerli olduğumuzda, kim olduğumuz ve ne yaptığımızla gurur duyarız.
Güney Kaliforniya Üniversitesi’nde iş idaresi profesörü olan Warren Bennis, kampüsünü LA’nin kuru ve çatlak istilasına uğramış bir parçası olarak tanımlıyor. Ancak, her sabah bir zevk olduğunu, çünkü kampüsün arazisinin çok taze ve bakımlı olduğunu söylüyor. Ekliyor: Benim için büyük bir fark yaratıyor. Ama bahçıvanlara işlerinin önemini hatırlatan var mı merak ediyorum.
Son zamanlarda ekibinizden birine onlara ne kadar değer verdiğinizi söylediniz mi?
5. Geri dönüş vermek. Güçlü ekipler, ekip üyeleri arasında var olan etkileşim miktarıyla tanımlanır. Etkileşim düşük olduğunda takım morali de artar. Güçlü ekiplerdeki temel etkileşim türlerinden biri geribildirimdir. 3 şekilde olabilir:
Takımdaki herhangi birinin, tüm takıma fayda sağlayan bir şey yaptığında başka birine verdiği olumlu geri bildirim
Takımdaki başka birinin daha iyi performans göstermesine yardımcı olmak için takımdaki herhangi biri tarafından verilen yapıcı geri bildirim
Takımdaki herhangi birinden birisinin performanslarında kendilerine yardımcı olmasını istediklerinde geri bildirim istedi.
Eleştiri ve hınç olmadan ustaca verilen bu tür geribildirimlerin sürekli bir alışverişi olduğunda, ekip yardım edemez, ancak büyüyüp gelişir.
6. Başkaları Üzerine Bina. Yönetim danışmanı Peter Honey ekipler ve gruplar arasındaki farkları araştırdığında, en önemli farklardan birinin ekiplerin birbirlerinin fikirlerini alıp inşa etmeleri olduğunu, oysa grupların bunu yapmadığını keşfetti. Bu özellik aynı zamanda yakınsak dinleme olarak da bilinir. Ekip üyeleri, başkalarının söyleyecekleriyle yakından ilgilenir. Yorumsuz kalmasına izin vermek yerine, ondan bir şey alır ve onu değerli bir şeye dönüştürürler.
7. Dost Bir İklim. Dost canlısı bir iklim, takım moralinin bir sonucudur. Moral, insanlara güven veren bir ruh halidir. Herkes takımdaki yerinden emin olduğunda kendi kendine olur. Kimse kendini bir başkasına kanıtlamaktan çekinmiyor. Kimse gösteriş yapmaz. Kimse bir başkasından daha iyi olmayı istemez.
Bu olduğunda, bireysel egolar kaybolur ve takım ruhu ortaya çıkar.
Bu Ütopya değil. Dünya çapındaki işyerlerinde gerçeği. Ancak bunun için çalışılması gerekiyor ve ekipteki herkesin bağlılığını gerektiriyor. İster ekip üyesi ister ekip lideri olun, sonuçlar bu taahhüde değer.
GIPHY App Key not set. Please check settings