Sınavlar, ara sınavlar veya finaller; onlara ne istersen söyle. Eğitim sistemindeki, hangi alanda eğitim görüyor olursanız olun, derecenizi almak istiyorsanız, bunların hepsi üstesinden gelinmesi gereken engelin bir parçasıdır. Pek çok öğrenci ya büyük güne hazırlanmak için gayretle çalışıyor ya da hiç uğraşmıyorlar çünkü hiç şüphesiz vicdanları içinde bir yerde, çaresizce hangi girişimde bulunurlarsa bulunsunlar, kaçınılmaz olanın yine de zamanında geleceğini anlıyorlar.
Önemli bir sınavda başarısız olmak gülünecek bir konu değildir. Pek çok profesör sınavlara notun büyük bir bölümünü verir ve sınavda başarısız olmak, daha yüksek bir sınıfa ulaşma yeteneğinizi azaltır. Öyleyse, profesörünüz toplam notunuzun yüzde otuzu değerinde bir final sınavına sahipse ve sonunda yüzde elli ile başarısız olursanız, şimdi alabildiğiniz maksimum not yüzde seksen beştir, yani yüzde yüz aldığınızı varsayarsak önceki tüm görevler.
Ancak sınava çalışmak, erteleme türleri için biraz daha zor olabilir. Giderek daha fazla profesör, verilen ödevi yapmayı isteğe bağlı hale getirdikçe, öğrenciler profesör tarafından ödev yapmadan dersi geçmenin son derece zor olacağı konusunda uyarılsa da, giderek daha fazla öğrenci bunu şu şekilde görüyor: dışarı çıkıp oynamak için bir fırsat. Partide oldukları için ya da ne tür bir faaliyetle meşgul olurlarsa olsunlar, o zamanı bu kötü yaşam tarzı seçimini takip eden öğrencilere verilen sözde seçmeli ödev yapmak için harcamaktansa, ne tür bir faaliyetle meşgul olurlarsa olsunlar, beyinlerinin tam anlamıyla bir hale gelmesi şaşırtıcı olmamalıdır. sınav günü boş.
Bazı profesörler, sınıfın düşük performansını artırmak için en düşük puanı düşürebilir veya bir telafi sınavı verebilir. En yüksek notun yüzde elli ila altmış olmasını bekledikleri ve bir üniversite öğrencisi olarak içinde bulundukları konumu anlamayan öğrencilere sahip oldukları delicesine zor sınavları veren diğer profesörler, sınıflandırma eğrilerini kullanarak çılgın zorluğu dengeleyebilirler. sınıf. Öyleyse sınavınızdaki elli, gerçekte yüzde doksan, ancak bu yüzde iki hala başarısız bir not ve yine de bu yolu seçerseniz size pek bir fayda sağlamayacaktır.
Bu nedenle, profesörlerin size verilen ödevin zorunlu olmadığını ilan ederek vermiş olabilecekleri gizli boş zamanı kullanmak yerine, tüm sınıfı başarısız olmaya çalışma aldatıcı planlarına kanmamaya çalışın. Biraz paranoyak olsa da, dışarıdaki bir profesörün aslında bütün bir sınıfta başarısız olmaya çalışması şaşırtıcı olmazdı, aksi takdirde bir profesör, o okulun dekanı tarafından kendi Meslekler. Öyleyse, eğer bir ev ödevi isteğe bağlı olarak etiketlenmişse, bunu hala zorunlu bir ödev olarak görmeniz akıllıca olacaktır, böylece sınıfta nerede durduğunuzu bilebilirsiniz.
Zorunlu olsun ya da olmasın ödevini yapmayan birçok öğrenci sınıfta nerede durduklarını bilmiyorlar, bu yüzden derslerdeki materyalleri anlayıp anlamadıklarını tam olarak bilmiyorlar. Öğretilen materyalde nerede durduklarını bilmedikleri için profesörlere soru sormazlar, o zaman profesörler konunun gerçeği tamamen tersi olduğunda verilen dersi herkesin takip edebileceğini varsayarlar. Ödevi yapmak, neyi anladığınızı ve anlamadığınızı bulmanıza yardımcı olabilir, böylece nihayetinde gelecek sınava hazırlanmanıza yardımcı olacak olanı anlamanıza yardımcı olacak hangi soruları sormanız gerekebileceğini bilirsiniz.
GIPHY App Key not set. Please check settings