içinde

Franchising – Ticari Markaların Lisanslanması ve İş Yapma Yöntemleri

Franchise, ticari markaları lisanslayarak iş yapma yöntemidir. Yinelenen bir telif ücreti ana gelir kaynağı olduğundan, franchise işinin ortaya çıkışı 1850’lere kadar uzanıyor. En eski örnek New South Wales’deki barlardır, bu barlar ve bira fabrikaları arasındaki anlaşmalar, modern franchise işletmelerinin temeli olarak kabul edilebilir. Erken franchise örnekleri arasında telgraf sistemi (çeşitli demiryolu şirketleri tarafından işletilen ancak Western Union tarafından kontrol edilen) ve otomobil üreticileri ile yerel bayiler arasındaki özel anlaşmalar yer alır.

Franchise terimi birden çok tanıma sahiptir. Çok sayıda farklı iş ilişkisini kapsayan franchise’lar bazen kendi yasal tanımlarına uymazlar, örneğin bir cihaz bakım franchise’ı. Bu durumda, satış sonrası hizmetlerin üretici tarafından yapılması gerekmesine rağmen, bakım için lisansı başka bir tarafa verirler ve dış kaynak kullanımı ile franchising arasındaki ayrım sınırını daha da inceltirler.

Bir franchise anlaşması, istekli taraflar arasındaki ilk adımdır; anlaşma, tarafları sözleşme hükümleri aracılığıyla birbirine bağlar ve lisans sahibi başka bir kişi aracılığıyla kendi ürünlerini veya hizmetlerini satma düzenlemelerini daha da güçlendirir. Anlaşma aynı zamanda franchise sahibi altındaki faaliyet alanını da belirtir, ancak franchise sağlayıcısı genellikle franchise sahibinin bu belirli bölge üzerinde tam ve münhasır bir kontrolünü reddeder. ABD’de franchise, federal franchising kaydı veya bilgi için herhangi bir federal başvuru gerekliliği olmamasına rağmen, eyalet ve federal yasaların verdiği yargı yetkisine uyar. Ancak, franchise sahiplerinin Tekdüzen Franchise Teklifi Genelgesi (Federal Ticaret Komisyonu kuralları uyarınca) olması gerekir; ilgili kalan ticari işlemleri ve satın alımları açıklamaya yardımcı olur. Şu an itibariyle Financial Times, ABD franchise işletmelerinin satışları ulusal ürüne çevrilirse, dünyanın en büyük 7. ekonomisi olarak nitelendirileceklerini açıkladı.

Franchise tabanlı restoranlar, 1930’lardan beri franchise işletmeleri dalgasına kapılar açtı. İlk önce geleneksel oturma restoranları (Howard Johnson’s) geldi ve ardından 1950’lerde McDonalds, Amerika Birleşik Devletleri’ni mülkiyet işinin kuraldan ziyade istisna haline geldiği noktaya kadar bir franchise işletme egemenliği haline getirdi.

Ne düşünüyorsun?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

GIPHY App Key not set. Please check settings

Franchise Tanrısı!

Franchising Olmadan Yaşayamayacağınız Bilgiler