içinde

Egolar ve İşyeri, Bir Uzaklık Sorunu

Kaç kez bir terfinin, bir kişinin kendisiyle ilgili duygusunu gerekli görünenin ötesine yükselttiğini gördünüz? Ya da sürekli olarak başkalarının çabalarında kendi büyüklüğünü sergilemek için bariz bir araç olarak kusur bulan bireye aşina mısınız? Ancak büyüklük, küçük bir havuzda büyük bir balık olmakla ölçülmez. Büyüklük, büyük bir gölette büyük bir balık olmaktır, o gölet tüm dünyadır. Büyüklük nadirdir. Kuruluşunuzda bulmanız pek olası değildir.

Ofisten bir dahaki çıkışında gözlerini aç. Her yerde göreceğiniz şey bildiğimiz dünyayı yaratan büyük beyinlerin ürünleridir. Muhasebe, İK ve hatta Araştırma ve Geliştirme Departmanlarınızdaki hiç kimse bu tür dönüm noktası olayları veya buluşları gerçekleştirme yeteneğine sahip değil. Otomobiller, uçaklar, binalar, harmanlanmış elektrik, tüm bunları kabarmış bir egoyla nasıl görüyoruz. Tabii ki ofisten çıkmanıza bile gerek yok. Masanıza oturun, internete bağlanın ve kendinizi harika olduğunuza ikna etmeye çalışın.

Neden buna dikkat çekiyorsun? Özel olanın küçük olduğu zamandan beri öğretilmedi mi? Bunu sadece, yanlış yönlendirilmiş bir büyüklük duygusunun birini diğerlerine karşı ne kadar aşırı eleştirebileceğini çok sık gördüğüm için yapıyorum. Bir kişiye başkalarını yargılama hakkını nasıl verir. Kusurluluktan nasıl hoşnutsuzluk yaratabilir?

Kendi sınırlamalarınız için daha fazla kanıta ihtiyacınız varsa, insanlığın icatlarının ötesine, gökyüzünün genişliğine bakın. Hayır, harika değilsin, ama başkalarına muamelede yüceliğe yaklaşabilirsin. Gerekirse başkalarının işlerini daha etkili bir şekilde yapmalarına yardımcı olun. Kendi imajınızdan bu aptal büyüklük kavramlarını kaldırın, kendi kusurlarınızı ve başkalarının kusurlarını kabul edin ve bu süreçte harika bir kişi olun.

Ne düşünüyorsun?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

GIPHY App Key not set. Please check settings

Blog ve Ping Combo’yu Duydunuz mu?

Bebek Partisinde Oynanacak Oyunlar