içinde

Kendinden gerçekten hoşlanıyor musun?

Kendine aşık olursan ne olur?

Kendinize bu soruyu en son ne zaman sordunuz? Benden gerçekten hoşlanıyor muyum Benim hakkımda sevdiğim şey nedir?
Çoğu insan hayatını başkalarının onlardan hoşlanıp hoşlanmadığını spekülasyon yaparak geçirir: Beni seviyor mu? Ben çekici miyim? Üzmek için ne yaptım
Sonuç olarak, hayatınızın önemli bir bölümünü başkalarını memnun etmek için harcıyorsunuz. Başkalarını gücendirmemeye çalışmak. Barışı korumaya çalışıyorum. Ne olursa olsun.

Bu yöntemi kullanarak başarılı olsanız da, zamanınızın çoğunu başkalarının isteyeceğini düşündüğünüz şeyi yapmaya harcarsınız. Nadiren etkilisin.

Bir an düşünün:
Günümün ne kadarı başkalarını memnun etmek için harcanıyor?

Bunu söylememem gerektiğini düşünerek ne kadar zaman geçiriyorum?

Başkalarını size aşık etmeye çalışmak yerine, kendinize aşık olmaya ne dersiniz? Bunu, her zaman aynaya bakıp başkalarına ne kadar iyi olduğunuzu söylediğiniz boş, egoist, bencil bir şekilde demek istemiyorum. Ama kendinle olmayı seviyor musun? Vücudunuzdaki kişiyi seviyor musunuz? Seninle sokakta tanışırsan durur ve konuşur muydun? Yardıma ihtiyacınız olsaydı durup size yardım eder miydiniz yoksa hızla karşıya geçip sizden kaçar mıydınız?
Devam edin Kendinize karşı dürüst olun. Vücudunuzdaki kişiyi seviyor musunuz?
Kendimize aşık olduğumuzda görüyorsunuz. Kendimizi olduğumuz şey için kabul edebileceğimiz zaman. Tüm hatalarımızı, kusurlarımızı ve kusurlarımızı ve aynı zamanda hoş ve keyifli niteliklerimizi bildiğimizde ve yine de kendimizle yaşamak istediğimizde, o zaman bir şansımız olur.
Kendini sevdiğin zaman göründüğün şekilde belli olur. Gözlerin parıldıyor, yüzün mutlu görünüyor, çok gülüyorsun. Kendinden emin hissediyorsun. Rahat hissediyorsun. Birinin size ne söyleyeceğini ikinci kez tahmin etmeye çalışmazsınız. Kendinizi sakin ve bir arada hissediyorsunuz. Aslında, kısaca, herkesin tanımak isteyeceği birisiniz.
Başkalarını memnun etme konusunda endişelenmenize gerek yok. Doğru şeyi yapma konusunda endişelenmenize gerek yok. İnsanlar gördüklerini severler ve gözünüzün dili değiştiği için size yönelirler.
Tek yapman gereken kendine karşı dürüst olmak. Tabii ki hatalar yapacaksın. Tabii ki herkes gördüklerini beğenmeyecek. Ancak kendinize karşı dürüst olmaya, gerçek kendinizle çalışmaya odaklanırsanız, o zaman yavaş yavaş, daha fazla deneyim kazandıkça, daha az hata olacaktır.
Küçük bir sır var. İşin sırrı; Kendinizle gittikçe daha fazla bir hale geldikçe, başkalarıyla birlikteyken gitgide daha sakin ve sakinleşirsiniz.
Ama en iyi yanı şudur: daha az kaygılı, daha az gergin ve huzurlu hissettikçe daha mutlu olursunuz.
Evet anladın. Kendinizden ne kadar memnun kalırsınız. Ne kadar huzurlu olursan, o kadar mutlu olursun. Ve yüzünüzde ortaya çıkan ve sonra başkalarını size çeken bu huzur ve mutluluktur.

Bak, çok basit. Tek yapman gereken gerçek sen gibi.

Kendi kendine düşünmeyi bırak, o kişiye zarar vermemeliyim. Onları üzmek istemiyorum. Onları mutlu etmek için ne yapabilirim? Sadece SİZE odaklanın.

Başka bir deyişle, kafanızı duvara vurmayı bırakın, gerçek kendinize odaklanın ve sizin için en iyisini yapın ve ilişkilerinizin gelişmesini izleyin.

İyi şanslar

Graham ve Julie
www.desktop-meditation.com

Ne düşünüyorsun?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

GIPHY App Key not set. Please check settings

Teşekkür Borcunuz Var mı?

Motivasyonel Düşünceler Düşünüyor musunuz?