içinde

Bir Hayat Yapmak

Tom Paterson, Yaşamak İstediğin Hayatı Yaşamak adlı kitabında çok ilginç bir yorum yaptı. Tanrı bizim bir hayat kurmamızda olduğu gibi, sadece geçinmekle ilgilenmiyor. İyi söyledin! Sorabileceğimiz iyi bir soru olduğuna inanıyorum ki, hayatımızı kazanmakla o kadar mı tüketildik ki, nasıl hayat kuracağımızı unuttuk!

Tom Paterson, Yaşamak İstediğin Hayatı Yaşamak adlı kitabında çok ilginç bir yorum yaptı. Tanrı bizim bir hayat kurmamızda olduğu gibi, sadece geçinmekle ilgilenmiyor. İyi söyledin! Sorabileceğimiz iyi bir soru olduğuna inanıyorum ki, hayatımızı kazanmakla o kadar mı tüketildik ki, nasıl hayat kuracağımızı unuttuk!

Benim bu dünyamda öne çıkmaya odaklanıp çabalıyorum, belki de derin bir nefes almalı, biraz geri adım atmalı ve hayata daha geniş bir bakış açısı edinmeliyiz. Hayatımızın sonunda, senin ve benim ne kadar para kazandığımızın ya da ne kadar başarılı olduğumuzun gerçekten önemli olacağını sanmıyorum. Sanırım ilgilendiğimiz sorular Tanrımızı ve diğerlerini iyi mi sevdik? Bu dünyada bir fark yarattık mı? Başarı ya da para kötü şeyler değildir, ama İsa hayatın sahip olduğumuz şeylerden çok daha fazlası olduğunu söylerken çok haklıydı. Hayatımızın sonunda, ne tür bir araba kullandığımız, yaşadığımız ev ya da ne kadar para kazandığımızdan çok, başkalarını iyi seven ve onlara hizmet eden insanlar olduğumuzu bilmenin daha önemli olacağını düşünüyorum. Tanrıların sevgisiyle sevdik mi ve başkaları bizde İsa’nın gerçekte kim olduğunu gördüler mi?

Gerçek şu ki, zamanla ilgili hiçbir garanti yok. Zaman degerlidir. Kimseyi beklemez ve asla geri alamayacağımız tek şeydir. Bu hayatta gerçekten yapmak istediğimiz şeyi ertelersek, dokunmak veya etkilemek istediğimiz insanlar, hatta o zamanı yapmak istediğimiz bir gezi asla gelmeyebilir. İnsanlar bir hayalin peşinden gitmek için emekli olmayı beklerler. Emeklilik gelir ve sağlık başarısız olur ve rüya asla gerçekleşmez.

Yaşıyor musun yoksa hayat mı kuruyorsun? Neden basit eğlenceleri bile başka bir gün ertelesin? Neden uzun bir yürüyüşe zaman ayırıp aslında gülleri koklayıp Tanrı’nın güzel yaratılışının tadını çıkarmayasınız? Size bir şeye mal olmayacak ve sadece duyularınızı yenilemekle kalmayacak, aynı zamanda kafanızı da boşaltacaktır. Neden cesaretinizi toplayıp affetmek veya birine onu sevdiğinizi söylemek için zaman ayırmıyorsunuz? Belki de umutsuzca nazik bir söze ya da sarılmaya ihtiyaç duyan birine cesaretlendirme sesi olma zamanı. Yeni arkadaşlıklar kurmak için zaman ayırın ya da eski arkadaşlarla kahve ve akşam yemeğinde bir araya gelin. Bir hizmet veya nezaket eylemini tam bir yabancıya sırf yapabildiğiniz için genişletme olasılığına ne dersiniz?

Yaşıyor musun yoksa hayat mı kuruyorsun? Ne perspektif! Hayatta performans sergilemek yerine hayatın insanı olmaya başladığımızda, hayatlarımız sadece anlamlı olmakla kalmaz, pişmanlık duymadan yaşayabilir!

Ne düşünüyorsun?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

GIPHY App Key not set. Please check settings

Kararları Tutarlı Hale Getirme

Seçim Yapmak: Hayatımız İçin Sorumluluk Almak