içinde

Zihin-Beden Bağlantısından Nasıl Yararlanılır?

Bernie kitabında şöyle yazıyor: "Bir doktor, bir hastanın durumunda inanılmaz gelişmeler bildirdiğinde, o kişinin inançlarından ve yaşam tarzından neredeyse hiç bahsetmez, ancak sorduğumda, hastanın her zaman daha sevecen ve Ancak hasta, anlayışlı olmayan bir doktora nadiren bundan bahseder. "

“Aşk, Tıp ve Mucizeler” in yazarı Dr. Bernie Siegel, bir zamanlar kanser hastalarına etkili bir şekilde hizmet edememesinden dolayı endişelenen perişan bir cerrahtı. Dr. Siegel’in zihin-vücut bağlantısını tanıması ve artan anlayışı, sonunda hastalarına ve kendisine daha büyük bir kapasitede hizmet etmesine izin verdi.

Bernie kitabında şöyle yazıyor: “Bir doktor, bir hastanın durumunda inanılmaz gelişmeler bildirdiğinde, o kişinin inançlarından ve yaşam tarzından neredeyse hiç bahsetmez, ancak sorduğumda, hastanın her zaman daha sevecen ve Ancak hasta, anlayışlı olmayan bir doktora nadiren bundan bahseder. ”

Kişinin zihni değiştiğinde sağlık durumu da değişti. Bu nedenle zihin-beden bağlantısının önemi.

Bununla birlikte, yüzeyi olumlu düşünerek örtmek ille de yardımcı olmayacak. Bir evi temizlemek gibi. Kir ve pislik temizlenmeli ve bayat hava temiz hava ile değiştirilmelidir. Gerçek iyileşmenin gerçekleşmesi için temel bir değişiklik olması gerekir. Yüzey seviyesi, ‘pozitif düşünme’ bu tür bir değişikliği etkilemeyecek, tıpkı evlerimizin hafifçe tozunu almanın gerçek kiri çıkarmayacağı gibi.

Peki aklımızdaki kirli ve bayat şeyler neler? Kin, önyargılar, öfke, kızgınlık ve nefret gibi şeyler olabilirler. Dinden bir manevi ilke “düşmanını sevmekten” bahseder. Nefretten vazgeçmeden bu yapılamaz. Kötü bir şeyden vazgeçerek, iyi bir şeyin gelmesi için yer açabilir ve sonuç olarak vücudumuzda buna karşılık gelen bir değişikliği görebiliriz.

Buradaki sorun, bu kötü şeylerin çoğunun gömülü ve gizli olması ve onları kendi içimizde mutlaka görmemiz veya tanımamamızdır. Yine de onların orada olduklarından emin olabiliriz, bu bencillik üzerine odaklanmış ve başkalarını “sevmek” ile daha az ilgilenen bir dünyada yaşamanın neredeyse kaçınılmaz bir sonucudur.

Bu yüzden bu kötü şeyleri bulmak ve ortadan kaldırmak için iç gözlem gerekir, kendine sert ve uzun bakmayı gerektirir. Ancak yine de bir sorun var. Zihnimizde arama yaparken, karşılaştırmayı yapabileceğimiz bir standarda sahip olmamız gerekir. Aksi takdirde, nasıl bir şey bulacağız? Nasıl öne çıkacak?

Batı dünyasının en büyük düşünürlerinden biri olan Sokrates’e bakalım. Sokrates hayat ile ne yaptı? Başkalarına erdemi öğretmedi mi? İlginç, değil mi? Batı düşüncesinin en etkili kişilerinden biri, öğrencilerine erdemi vurguladı. Sokrates mutlak iyilik, güzellik ve gerçek gibi şeylerden bahsetti.

Sokrates kadar büyük, sevilen ve saygı duyulan biri bunların önemli olduğunu düşünüyorsa, belki de zihin-beden bağlantısının anahtarı burada yatmaktadır. Gerçekten sağlıklı ve zahmete değer bir hayat yaşamak için, belki de hakikat ve iyilik gibi erdemli düşünceler, modern yaşamın da bizi sarmakta bulduğu olumsuz şeylerden çok, zihnimizin benimsemesi gereken şeylerdir.

Bernie’nin ne dediğini hatırlayın, “Hastanın her zaman daha sevecen ve kabullenici bir bakış açısına doğru bazı büyük değişiklikler yaptığını görüyorum.” Gerçeği ve iyiliği kucakladığımızda, yaşamın güzelliği ve içinde yaşadığımız bu uçsuz bucaksız evren ortaya çıkıyor. İşte o zaman bedenlerimizi iyileştirebiliriz. Zihinde gerçek şifa olur.

Bu makale yalnızca bilgi amaçlıdır, herhangi bir hastalığı veya sağlık sorununu teşhis etme, önleme veya tedavi etme amacını taşımaz. Bir sağlık sorununuz varsa veya olduğunu düşünüyorsanız, lütfen hemen birinci basamak hekiminizi ziyaret edin.

Ne düşünüyorsun?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

GIPHY App Key not set. Please check settings

Başkalarına Yardım Etmekten Nasıl Yararlanır?

İş Fırsatınızdan En Fazla Nasıl Yararlanabilirsiniz?