İlişkilerle ilgili forumlarda okuduğumuza göre, ilişkilerin çoğu bir süre sonra neşeden çok acı vermeyi başarıyor gibi görünüyor. Boşanma oranlarındaki artış bunun bir göstergesidir. Her iki ortağa da zevkten daha fazla acı verecekse neden ilişki yaşasın? Siz de bu soruyu sormuyor musunuz? Sağlıklı bir ilişki sürdürmek o kadar zorlaşıyor ki, bir kişi bir ofisten başka bir ofise geldiğini hissediyor. Özgürlük, kabullenme ve sevginin olduğu ev nerede?
İlişkiler ego problemleri haline geliyor. İletişimin korunması gerekiyor. Dileklere uyulmalı. Fedakarlıklar yapılmalı. Bireysellik öldürülmeli. Her adımda taviz verilmelidir. Pek çok taviz verdikten sonra bile ilişki kopabilir. Kişi bu kadar çaba sarf ettikten sonra kırılmış hisseder ve hiçbir şeyin işe yaramadığını görür. Görünüşe göre ya çoğumuz yanlış partnerlere takılıyoruz ya da ayrılıklar çok hızlı oluyor.
Çocukları oynarken, uçan kuşları ve dikkatsizce yüzen balıkları izlediğimde onları kıskanıyorum. Biz yetişkinler ilişkiler yüzünden tüm özgürlüğü kaybettik. Çoğumuz en azından bireysel olan çok şey kaybettik. Başarısız olmaları bekleniyorsa neden ilişkiler kursun? Birinin söylediği gibi, umudun gerçekliğe karşı zaferi mi? Etrafımıza baktığımızda ve çok fazla bozuk ilişki bulduğumuzda bile, yeni oluşturma eğilimindeyiz. Tekrarlanan ayrılıklardan sonra daha fazlasını istiyoruz. Sonucun daha fazla acı olduğunu bildiğimiz halde bunu neden yapıyoruz? Bizi yeni ilişkiler kurmaya iten nedir? Neden yalnız yaşayıp bağımsızlığın tadını çıkarmayasınız?
GIPHY App Key not set. Please check settings