içinde

Bağışlamanın Gücü.

Tanrı’nın bize Mukaddes Kitapta uymamızı söylediği kurallar, düzenlemeler ve ilkeler, kendi iyiliğimiz için mevcuttur. Bizi fiziksel, zihinsel ve ruhsal olarak korumak için oradalar.

Lordlar Duası’nda şöyle der: “ Bize tecavüz edenleri affederken, izinsiz girenleri affet.

Bağışlama neden bu kadar önemli? Kendi iyiliğimiz ve ruhsal yürüyüşümüz için neden önemlidir?

Birkaç sebep var. Öncelikle affetmezlik, Tanrı ile ilişkimizi engeller. Başkalarını affetmezsek ona itaatsizlik etmiş oluruz, bu da onunla ilişkimizi geciktirir. Aynı zamanda bize karşı günah işleyen kişiye karşı bastırılmış bir kızgınlığa da yol açar. Yazıldığı gibi, Tanrı’yı ​​sevip kardeşimizden nefret edemeyiz (Mat 22:39). Komşunu kendin gibi sevmelisin. Bizi sevmekten başka bir durumda tutan affetmezliği barındırmak, manevi yürüyüşümüzü azaltabilir.

İkinci olarak affetmeme iç duygusal kargaşaya yol açabilir. Bize karşı günah eylemine kalıcı olarak bağlı olduğumuz anlamına gelir. Kişiyi affedene ve eylemlerinin sonuçlarını başa çıkması için Tanrıların eline bırakana kadar, bunun üstesinden gelemeyiz veya ondan kurtulamayız ve hayatımıza devam edemeyiz. Geçmişte bize yapılan kötü şeyler değiştirilemez. Kin beslememiz bize yardımcı olmaz ve kin beslediğimiz kişiye zarar vermez. Bize karşı günah işlediler ve hayatlarına devam ettiler, ancak kendimizi Tanrı’ya verene ve onları affedene kadar kendimizi ayırıp devam edemeyiz.

Kızgınlık ve bastırılmış öfke, hem duygusal hem de fiziksel olarak son derece zararlı olabilir. Pek çok hastalık ve ruhsal durum, bu olumsuz duygularla doğrudan bağlantılıdır. Affedilmezlik kargaşaya ve işkenceye yol açabilir.
Bağışlama, kalbimizin iyileşmeye başlamasını sağlar. Duygular yıllarca sıkıştırılmışsa, genellikle yavaş bir süreçtir.

Tanrı’nın, günahlarımız için oğlunu ölüme göndererek, hak etmediğimizi bize merhamet verdiğini göstermesi gibi, birini affetmenin de onlara hak etmediklerini merhamet gösterdiğini hatırlamalıyız.

Başkalarını affetmek, diğer kişinin bize verdiği acı nedeniyle tuttuğumuz acıyı hafifletme sürecini başlatır. Bağışlamaya başladığınızda ağrı azalmaya başlayacak ve sonunda hep birlikte gidecektir.

Karşımızdaki kişinin bağışlamamızı istemesine ihtiyacımız yok. Bağışlama gerçekte bizimle ve bize karşı günah işleyen kişi arasında değildir, aslında bizimle Tanrı arasındadır. Tanrı, intikam almanın bizim değil, onun işi olduğunu açıkça ortaya koyuyor.

Bağışlama bir duygu değil, kişisel bir seçimdir, aslında gerçekleştirmemiz gereken bir eylemdir. Affetmeyi seçmeli ve onu seçmeye devam etmeliyiz. Bunu yaptığımızda duygusal acılarla bağlarımızı keseriz ve iyileşmeye başlayabiliriz.

Bağışlama bizi kızgınlık ve acının esaretinden kurtarır ve bize özgürlük ve huzur verir.

Ne düşünüyorsun?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

GIPHY App Key not set. Please check settings

Sevgi Dolu Bir İlişkinin Güçlü Sırrı

Olumlu Teşekkür Etmenin Gücü