içinde

Blogunuzun Trafiğini Artırmak İçin Beş Adım

Blog yazıyorsun ama annen bile düzenli olarak okumuyor. İnsanların sitenizi ziyaret etmelerini ve sitenize geri gelmelerini nasıl sağlarsınız? Birkaç basit adımı izleyerek, trafiğinizde anında artışlar görmeye başlayabilirsiniz.

Bir: Orada olduğunuzu bilmelerini sağlayın

Bu aşırı basit görünebilir, ancak çoğu insanın gözden kaçırdığı bir adımdır. Arkadaşlarınıza ve ailenize bir blogunuz olduğunu söyleyin. Onlara url gönderin ve güncellediğinizde periyodik olarak hatırlatın. Çok sık bildirim göndermeyin, ancak arkadaşlarınıza ve tanıdıklarınıza ne yaptığınızı bildirmek için ara sıra bir e-posta göndermeniz tamamen normaldir.

Blog gönderilerini izleyen blog toplayıcılara ve sitelere de kaydolmalısınız. Çoğu blog yazılımı bunu varsayılan olarak yapmanızı sağlar.

İki: Benzer Bloglara Katılın

Blogunuzu okumak isteyen kişiler muhtemelen zaten diğer blogları okuyor. Bu bloglar muhtemelen sizinkine çok benziyor. Çoğu site, profil bilgilerinizin bir parçası olarak kendi URL’nizi listeleme seçeneği sunar. Başkalarının sitelerine yorum yaparak, bu blogculara yardım edersiniz ve bu süreçte birisinin blogunuzu deneme şansını artırırsınız.

Bu teknikle ilgili bir uyarı: Blogda zaman geçirmeli ve anlamlı bir şekilde katılmalısınız. Sık sık yorum yapan biriyseniz, site barındırıcısının kendi sitenizi tanıtmanıza yardımcı olma olasılığı daha yüksektir. Sizin de bir blogunuz olduğuna dair tek bir yorum göndermek, görgü kurallarına aykırıdır ve muhtemelen yorumunuzun tamamen silinmesine neden olacaktır. Blogger’a, trafiğiniz hızla artarken size davranılmasını istediğiniz gibi davranın.

Üç: Bağlantınızı imzanıza ekleyin

Zaten bir e-posta imzası kullanıyor olabilirsiniz, öyleyse neden blogunuzun url’sini ona eklemiyorsunuz? Bir arkadaşınıza her not gönderdiğinizde veya çocuklarınızın en son okul resimlerini ilettiğinizde, blog bağlantınızı da ekleyeceksiniz. Bunu ortaya çıkarmanın basit ve kolay bir yolu.

Dört: Gönderi, Gönderi, Gönderi

Ne kadar reklam verirseniz verin, okunacak yeni bir şey olmadıkça trafik oluşturmazsınız. Her gün gönderi paylaşmanız gerekmez, ancak çoğu durumda haftada birkaç kez gönderi paylaşmalısınız. Ne kadar çok gönderi yayınlarsanız, okuyucuların o kadar çok motivasyon kaynağı geri gelip şu anda ne yaptığınızı görmesi gerekir.

Herhangi bir eski gönderi de işe yaramaz. Okuyucularınız kim olduğunuzu ve ne yaptığınızı bilmek ister. Yatmadan önce birkaç sıra veya bir direk atılan bir direk onu kesmez. Dışarıda çok fazla blog var; okuyucularınıza gerçekten okumak istedikleri bir şey verin. Onlar için zaman ayırdığınızı hissederlerse, sizin için geri gelmeleri zaman alır.

Bir süre uzakta kalmayı planlıyorsanız, okuyucularınıza o zaman için gönderi paylaşmayacağınızı bildirin. Ne zaman döneceğinizi duyurun ve o gün yayınlamayı unutmayın. Daha da iyisi, siz yokken birkaç gönderi planlayın. Çoğu blog yazılımı, gönderilerin sitenizde ne zaman görüneceğini planlamanıza olanak tanır. Hangi yolu seçerseniz seçin, blogu boşta bırakmayın. Zor kazanılan okuyucularınızın başka bir yere gitmesini istemezsiniz çünkü onlar blogunuzu terk ettiğinizi düşünüyorlar.

Beş: Okuyucularınızı dahil edin

Blog okuyucularının blogunuzu okumaktan daha çok sevdiği bir şey varsa, o da blogunuza katılmaktır. Bir günlüğüne misafir blogger seçmek için bir yarışma düzenleyin. En çok yeni okuyucu getiren kişiye küçük bir ödül verin. Okuyucularınıza blogunuzda ne görmek istediklerini sorun ve önerilerini ciddiye alın.

Biraz yaratıcılık ve sabırla, yakında trafiğinizin büyüdüğünü göreceksiniz. Bu basit adımlar, blogunuz geliştikçe okuyucularınızı çekmenize ve elinizde tutmanıza olanak tanır.

Ne düşünüyorsun?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

GIPHY App Key not set. Please check settings

Çocuk Obezitesi

Günümüz Dünyasında Çocuk Obezitesi